Sayfalar

8 Şubat 2014 Cumartesi

Acıyorum geçen giden zamana

bir kapıdan içeriye doğru girdiğimde, bilinmeze doğru gittiğimi farketmem çok sürmemişti. gülümseyenler ve seninle iyi geçinmeye çabalayan insanlar. seni sen yapanlar ve seni çalanlar arasında seçimlerin gerektiği bir harita gibi.

neyi istediğini bilmediğin için uzakta olan her şey çekici geliyordu. ve sen her zaman sana en yakın olana yani hayatın sana verdiklerine sığınıyordun. fazlası için neden harekete geçmediğimi hala soruyorum. ve hala vericek bir cevabım yok. kaybettiğim zamandan başka cevap yok.

istediklerim, her zaman en derine gömülü olanlar.

en çok parmaklarımın arasından kaçanlar.

hayatın sana vermediklerini umduğun şeyler.

gömdüğünüz
kaçtığınız
korktuğunuz
saklandığınız
uzakta kalmaya zorladığınız ne varsa
en azından bir gece aklınıza uğrayıp soruyor;
ne yapıyorum?
ne istiyorum?

tüm bu sorulardan kaçmak,
kaçmaya çalışmaksa
üstüne sifonu çekip
tüm düşüncelerin o suyla beraber
yok olmasını ummaktan başka bir şey değil...

ne kadar acıyorum zamana
kaçan her şeye..
sadece acıyorum
zamana..

1 yorum:

  1. Merhabalar.

    Zamanın adı var, ama kendi yok!..

    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil