Kendi hayatlarımızı yönetecek kadar cesur bir yaşam
istiyoruz aslında; hepimizin içerlerde bir yerlerde öylece hapsolmuş bedenleri
var. Yapmaktan korkup boyun eğiyoruz, bizi hapseden kendi bedenlerimiz.
Başımızı yastığa koyduğumuz anda sadece uyumayı diliyoruz oysa o anda bir
şeylere sürekli dahil olma fikrine sahip olmak gerekiyor. Hayat için mi
yaşıyorum yoksa bedenim ve ruhum için durmadan yaşayacak olan bir ruha mı
sahibim.
Etrafta o kadar çok ruh var ki, bir sürü beden. Ve hepsinin
kafasında, tam da içerde bir yerde bir boşluk var; insanlar zihinlerini
dolduracak sağlam işler peşinde olması gerekiyor, ama biz yinede bundan
kaçıyoruz hiç durmadan. Sıradan olanı yapıyoruz.
Birbirimize cesaret vermek; bu düşünceyle devam etmeliyiz.
Sıkı bir muhabbet için, düzen içindeki kalabalıktan bir süre kurtulmak
gerekiyor. Biz yeni insanlara açız aslında. Duymadığımız ve duymak istediğimiz
yüzlerce yüz var, mesaj var, hayat var, kafa var..
Kıramadığımız parmaklıklarımız var; kırsak bile bir kötülük olmayacağını bile bile korkuyoruz. Aslında biz o an kayboluyoruz işte; kafanı
arıyorsun, bu bir hayat arayışı.. Ne istedik de yapamadık, bize engel olan
sadece aklımızın tutsaklığı başka hiçbir şey değil.
Eğer kelimeler ağzında hapsolmuşsa, ve kapıları kırıp yinede
çıkamıyorum diyorsan yaşıyorsun sadece. Çoğumuz yaşıyoruz öylece, bir çok
anahtarımız var. Çok fazla kilit var. Açmak zor, kırık kilitleri görüp kaçmamak
olası gelmiyor, kaçıyorsun ama yapma. Sıkışmış ruhlar istemiyoruz. Biz bize
sahip olunsun istemiyoruz, sadece hayata sahip çıkmaya çabalamalıyız.
Kafamızın içinde hiçbir düşünce bağırmıyor çoğu kez. Kim?
kim olduğunu bir an için unutabilir ki, sıkışmışız bir kutuda; kutu oldukça
geniş olabilir yinede sıkışırsın, ne zaman biliyor musun? Kutunun içinde aynı
boku yemekten başka bir halt yapmayı bıraktığın an çürürsün işte.
Durdurmalı bu hayatı. Siktir etmeli bazı şeyleri.
Sessizlikte kahkaha atmalı. Öfkede yumruk atmalı. En kafasız anında kafa atmalı.
Biz kimiz ki? Neyiz, aynadaki biz miyiz? Yoksa sıkışmış bir ruh daha mı var
kafamızın içinde. Canım sıkılıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder