tag:blogger.com,1999:blog-6831965108782392192024-02-19T07:03:31.680-08:00İstasyon Defteriİstasyon Defteriburak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.comBlogger151125tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-60140779486722541682024-01-15T11:27:00.000-08:002024-01-15T11:27:04.303-08:00Varlığım <div style="text-align: left;">Uzun zamandır </div><div style="text-align: left;">depresif bir döngünün içindeyim. </div><div style="text-align: left;">sessizlik, huzur, insanlardan kaçış, </div><div style="text-align: left;">hiçliğin ortasında bırakılmak gibi bir şeylere ihtiyacım var. </div><div style="text-align: left;">nasıl bir varlık olacağıma karar veremedim</div><div style="text-align: left;">ve zaman bitiyor.</div><div style="text-align: left;">parasal kapitalist bir çark,</div><div style="text-align: left;">içinde sıkışıp kalmışım. </div><div style="text-align: left;">ruhumu tanımıyorum</div><div style="text-align: left;">yabancılaşmışım.</div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;">Her hafta sonuna 1 sn kala </div><div style="text-align: left;">bir sonraki haftasonunun gelişini bekliyorum. </div><div style="text-align: left;">Kapıyı aralamışım, zamanı aralıyorum gibi ..</div><div style="text-align: left;">Tükettim zamanı,</div><div style="text-align: left;">tek kullanımlık gibi</div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;">Köpeğim olmasa hayatta kalamazdım </div><div style="text-align: left;">öyle hissediyorum</div><div style="text-align: left;">onun enerjisi dışında hissettiğim bir şey yok </div><div style="text-align: left;">her sabah 06:30 </div><div style="text-align: left;">o olmasa kalkamam</div><div style="text-align: left;">yürüyüşlere çıkamam</div><div style="text-align: left;">nefesim kesilir de </div><div style="text-align: left;">düşerim diye korkuyorum. </div><div style="text-align: left;">köpeğim olmasa bir sabah</div><div style="text-align: left;">delirirdim.</div><div style="text-align: left;">o olmasa </div><div style="text-align: left;">uyanamazdım.</div><div style="text-align: left;">keşke bu kadar depresif olmasaydım</div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;">bazı yıllar </div><div style="text-align: left;">kısa süreli amaçlar edindim </div><div style="text-align: left;">çoğu zaman </div><div style="text-align: left;">mutlu olduğumu sandığım amaçlar</div><div style="text-align: left;">sadece o an </div><div style="text-align: left;">mutlu olabileceğimi düşündüğüm için </div><div style="text-align: left;">yaptığım şeyler sanırım</div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;">düşünüyorum ki </div><div style="text-align: left;">bir şeyler hissettiğim konusunda </div><div style="text-align: left;">kendimi defalarca kandırdım</div><div style="text-align: left;">uyuyunca</div><div style="text-align: left;">bir sonraki sabahın </div><div style="text-align: left;">boş, düzensiz uykularını </div><div style="text-align: left;">uyudum durdum </div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;">kadınlar kadınlar kadınlar... </div><div style="text-align: left;">defalarca yanıldığım kadınlar </div><div style="text-align: left;">sıkıldım</div><div style="text-align: left;">dans etmekten </div><div style="text-align: left;">sohbetlerden </div><div style="text-align: left;">aptalca durmadan mesajlaşmalardan</div><div style="text-align: left;">sarhoş olmadan içmekten </div><div style="text-align: left;">sırf bir mumu fotoğraf çekmek için yakmaktan </div><div style="text-align: left;">bir geziyi fotoğraflayıp çekmek için gezmekten </div><div style="text-align: left;">kiramı ödeyebilmek için çalışmaktan </div><div style="text-align: left;">işe gidebilmek için alarm kurmaktan </div><div style="text-align: left;">sıkıldım </div><div style="text-align: left;">90' ları özledim </div><div style="text-align: left;">telefon yok, sosyal medya, teknoloji yok </div><div style="text-align: left;">hissetmeyi özledim </div><div style="text-align: left;">nefes almak </div><div style="text-align: left;">koşturmak </div><div style="text-align: left;">göz göz gelmek</div><div style="text-align: left;">kokuları içine çekmek</div><div style="text-align: left;">otostopla yapayalnız gezmeyi özledim </div><div style="text-align: left;">tanımadığım insanlarla tanışmayı </div><div style="text-align: left;">farklı hayatlardan sohbetler etmeyi </div><div style="text-align: left;">aynı şişeden tanımadığın insanlarla şarabını paylaşmayı özledim </div><div style="text-align: left;">bir şeyler yazmayı..</div><div style="text-align: left;">okul sıralarını kaplayana kadar karakalem çizmenin keyfini </div><div style="text-align: left;">top peşinde koşturmayı </div><div style="text-align: left;">eve gelmek istemeyecek kadar enerjimi tükettiğim günleri</div><div style="text-align: left;">boş sokaklarda arkadaşlarla avare sohbetleri </div><div style="text-align: left;">bir gün iyi bir roman yazabileceğimin</div><div style="text-align: left;">hayalini kurduğum geceleri.</div><div style="text-align: left;">var olmayan dünyaları </div><div style="text-align: left;">karakterleri yazıp çizip </div><div style="text-align: left;">keyif alacağım gecelerin hayallerini</div><div style="text-align: left;">var olduğum her saniyeyi özledim. </div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"> </div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><br /></div><p><br /></p>burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-66011098395857773922019-05-22T00:36:00.003-07:002019-05-22T00:38:02.067-07:00Merhaba <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
Uzun zamandır buralara bir şeyler yazmıyorum. heyecanım mı kayboldu yoksa görünmez mi olmak istiyorum emin değilim. eskiden yazarak birilerine etki edebileceğime fazla inanırdım sanırım, bunun gerçekten olduğunu düşünürdüm. şimdilerde sığ hayatıma odaklandığımdan mıdır bilmem gerek görmüyorum. bundandır belki nice günlerdir yazmıyorum.<br />
<br />
Stephen King ' in Hayvan Mezarlığı filmini izledim geçenlerde.. ve fantastik gerçek üstü düşüncelerimi daha da perçinlemiş oldum. bu hissiyatı çok seviyorum, gerçek üstü hayalleri ve bu tarz roman ve filmlerin insanın aklında bıraktığı fantastik bilim kurgu hissiyatını seviyorum.<br />
<br />
Bir hafta sonra kitabını aldım. aynı çizgide ve heyecanla okuyorum. okurken kendim de böyle bir gerçek üstü hikaye anlatmak istediğime çok inanıyorum. ama ne zaman böyle bir hikaye yazmak istesem daha zaman var çocuk diyorum kendime. şuandan sonra bir zaman varmış gibi sanki.<br />
<br />
Kitaba ve filme gelirsek; sevdiğiniz birini geri getirmek veya sevdiğiniz biri için onun çok sevdiği birini diriltme şansınız olsaydı... fakat bunu yaptığınızda canlandırdığın o şey, sadece ölü bir beden kütlesi olsaydı yine de buna değer miydi? teni soğuk, ezik bir et dokusu olan bir beden.<br />
<br />
Sonra düşündüm bir insanı neden severiz? ben sevdiğim insanları kokusunu ve kahkahalarını severim ve tabi ki gülüşünü. bu bana da neşe veren tarafıdır o insanlara ait. mutlu ettiğim sürece mutlu olanlardanım. kendime çok bencillik yaparım bu sebeple. kendimi bir türlü mutlu edemem bile bile.<br />
<br />
Eğer bir gün kaybettiğim ama canlandırmak istediğim bir beden olsaydı ve bu beden soğuk, dalgın, ve sadece ölü ağırlığında yürüyen bir beden olsaydı buna değmezdi. kitap da bir umut var, canlandırdığım beden onun bedeni diye düşünüyorsun, sevdiğim bir canlının bedeni. ama ruhsuz bir beden. canlandırmadan sonra ruhsuzluğunu seziyor ana karakter. önce kedisini canlandırıyor.. ama onu bir daha sevmiyor.<br />
<br />
Tüm bu sevgisizliğe rağmen canlandırma fikrine tekrar kapılıyor. en sevdiğini kızını kaybettiğinde.<br />
tüm o ruhsuzlukları kenara bırakıp kaybettiği kızını canlandırmayı istiyor tekrardan. ölü bir bedenden farksız olacağını bilerek. peki neden? sanırım o anda insan zaten kendini ölmüş hissediyor, kendini de ölüme sürükleme fikrini bilincinin bir kenarına yerleştiriyor.<br />
<br />
Sevdiğimiz birini kaybettiğimizde biz de biraz ölüyoruz.<br />
<br />
İnsanı canlı hissettiren ruhudur. bedeni değil<br />
Bir insana sempati duymamızı sağlayan neşesidir.<br />
Bize yaptığı etkiler toplamıdır.<br />
Kahkahalarının kuvvetidir.<br />
<br />
Yani yaşamak ölmeye engel değil bana göre. yaşayan ölülerin arasında bunu daha net görebiliyoruz.<br />
<br />
Öyle işte.<br />
<br />
Kendinize dikkat edin.<br />
Hoşçakalın. </div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-39039997464720417282019-02-07T11:03:00.002-08:002019-02-07T11:03:19.995-08:00ORADA KİMSE VAR MI?<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bir şeylerden bahsetsem bunu dinleyecek ve okuyacak sonra konuşacak biri var mı?</div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-23727976195792963822018-07-21T05:48:00.000-07:002018-07-21T05:48:53.202-07:00Yolda durmak - durmamak <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
Durmadan duygusal şeyler ve acılar yaşayamazsınız. Bu sizi yorar, bunaltır ve geri kalan enerjinizi hiçe saydırır.<br />
<br />
<br />
Bu yüzden sizi bir adım ileriye götürmeyen her şeyden arındırın. Ancak arınma yeterli değil, sizi bir adım ileriye götürecek adımlar atın.<br />
<br />
Yoksa sadece kontağı kapatıp yolda öylece kalırsınız.<br />
<br />
Yolda kalmak, yolda durmak anlamına gelir.<br />
<br />
Yoldan kurtulmak ve devam etmek için, yolda durmamak gerekir.<br />
<br />
Kendize bir ivme bulun.<br />
<br />
Hoşça kalın.<br />
<br />
Bu bir intihar mektubu olsaydı keşke.<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-45525494129223645052017-06-09T15:37:00.000-07:002017-06-17T15:45:08.043-07:00hayat öngörülemez<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
bir kuytuda bulunmuş gibi<br />
ölmicez di mi?<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3LT-14kH7GfoahP47PQeUhED-kc44KaUuNpYdhL9zlAs6xV4FTQgvJiuaYtaDao4sibwdhZbJS3RKjDFnK-hZ8bJW5a-99Emhy4xyH2rpNqv1KvJSE4_Xa33uJyAgFbWG7xc37oos1Uqd/s1600/tumblr_o67vt57luR1vqdnteo1_500.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="500" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3LT-14kH7GfoahP47PQeUhED-kc44KaUuNpYdhL9zlAs6xV4FTQgvJiuaYtaDao4sibwdhZbJS3RKjDFnK-hZ8bJW5a-99Emhy4xyH2rpNqv1KvJSE4_Xa33uJyAgFbWG7xc37oos1Uqd/s400/tumblr_o67vt57luR1vqdnteo1_500.jpg" width="400" /></a><br />
şimdi,<br />
dünyanın sonuna git<br />
algın kapalı<br />
hayal et,<br />
çünkü sadece<br />
bu an var<br />
öncesi yok<br />
hep bu andayız<br />
işin aslı bu.<br />
<br />
geçmiş,<br />
sadece bir yanılsama<br />
iyilikler<br />
vede kötülükler adına<br />
bir yanılsama.<br />
<br />
şuan da olmadıkça<br />
parçalar seni.<br />
<br />
zamanı sorgulama,<br />
çünkü zaman sensin.<br />
<br />
kafanın içinde<br />
uzanabilir miyim?<br />
<br />
hayır.<br />
<br />
hadi yap<br />
saçmala<br />
söyle, anlat<br />
vur<br />
tüm sitemlerin<br />
kırgınlıkların için<br />
vur, bağır, ağla<br />
ne istersen<br />
ama bir haltlar yap.<br />
<br />
pişman olacaksın,<br />
şuan da olmadığın için<br />
pişman olacaksın,<br />
kaçırdığın her saniye için<br />
pişman olacaksın.<br />
hissettiğin gibi değilde<br />
gördüğün gibi olduğunu<br />
düşündükçe hayatın,<br />
pişman olacaksın.<br />
<br />
<br />
çıplaklık<br />
hayatın içinde<br />
çıplaklık,<br />
bir kadeh alırım<br />
çıplaklık için.<br />
<br />
tamamen çıplak olma hali,<br />
savunmasız<br />
apaçık.<br />
<br />
bazı şarapların<br />
bazı yudumları<br />
güzel.<br />
şarap zaten güzel,<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
herşey için<br />
şarap için,<br />
şarap güzel.</blockquote>
<br />
herkes konuşmaktan bahsediyor<br />
konuşmak ve sadece konuşmak,<br />
susmakta güzel.<br />
<br />
yani belki<br />
susmak,<br />
bunun için<br />
kızgın olmak<br />
harekete geçmekten daha kolaydır<br />
sorun değil,<br />
<br />
bence gün gelir,<br />
bugün sadece<br />
kızgın olduğun için<br />
kendini kötü hissedersin.<br />
<br />
kendine kızarsın<br />
başkasına kızarsın<br />
zaman geçtikçe<br />
bundan pişman olursun,<br />
<br />
hayat öngörülemez<br />
ve<br />
kontrol,<br />
sadece<br />
bir yanılsama.<br />
<br />
kontrol etme fikrine<br />
inşa olmadığını bildiğin halde<br />
kontrol etmeye çalış,<br />
sanki kıyılmamış bir zaman hiç olmayacak?<br />
<br />
hayat öngörülemez,<br />
bi an<br />
farkına varacaksın.<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-8464128349128900032017-04-30T17:27:00.000-07:002017-05-01T14:41:44.607-07:00aklımda tek bir soru bıraktım<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/5EJdEdk9g2E/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/5EJdEdk9g2E?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: left;">
adam barın kapısından girmiş</div>
hayır barın kapısı yok<br />
bar gibi bar,<br />
gittiğin an barın içindesin<br />
dışarıda değilsin<br />
o saatten sonra,<br />
göze ilişen bir saksı<br />
içinde bir bitki çiçek,<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<a href="http://www.facebook.com/" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguheAozUEDbVb5CnobSLhJHS1jxrkBDEnZOrGNeDZWSRyFmoI0n_BSpr3d__hQYYKX5y-D9oR3XXPzwJyvgHsbd1go24r40UhE6YspKP6lHAiv_g6ETL96c0EWFzeQo35hXlS3_jhgUGXQ/s320/93f2486b6d56519fcd94534124e62ce9.jpg" width="252" /></a>öylece çiçeğin haline bakmış dalarak<br />
kötü durumdaymış çiçek.<br />
<br />
--------------------------<br />
<br />
çiçek güzeldir<br />
kokar,<br />
ve afallatıcı bir çekiciliği var.<br />
seveceksin tabi ki,<br />
doğal olarak.<br />
<br />
hiç çiçek almadın<br />
oysa...<br />
çiçek gibi hatun.<br />
<br />
hissizliğe ulaşmak zor,<br />
bakışlar dokunmaz<br />
ellerin dokunmaz<br />
gözlerin dokunmaz<br />
yada son kadeh<br />
işittiklerimiz dokunur<br />
sözler,<br />
nefesin dokunur<br />
<br />
tüm tek tabanca kelimeler<br />
anlam kazandı<br />
bir an çark etti kelimeler kafanda;<br />
sessizlik<br />
karanlık<br />
yalnızlık<br />
düşünce<br />
hissizlik<br />
karmaşa<br />
kararsızlık<br />
kırgınlık.<br />
<br />
arada aklına geliyor saate bakıyor<br />
geçmemesi için,<br />
sanki dursa<br />
hiç bir şey değişmeyecek<br />
sonsuz düşünme hali başlayacak<br />
her şey aynıyken<br />
her şeyi düşüneceksin<br />
durduğu anda.<br />
ve bu asla gerçekleşmeyecek<br />
bir düşünce.<br />
<br />
zaten kırılmış bir kızsın,<br />
hiç istemediği bir hayat bu.<br />
<br />
herkesin kanatlandığı<br />
bizim gibilerin kalakaldığı<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
''milyonlarca sakarlığı<br />örter bir öpücük derler<br />ve bir ömür savurur dumanlarını''</blockquote>
<br />
gök yüzünde süzülme<br />
gezegenler arası uzay yolculuğu<br />
ve galaksiler,<br />
uzayda ki boş sessizlik<br />
bitmeyen hayal gücü,<br />
biraz aşağıda<br />
düşen yaprakların seslenişi<br />
minik toprak üstünde bir çilek,<br />
istasyon uzaklaşıyor trenden.<br />
<br />
kahkahalar mavi gökyüzünden geçti<br />
iki kırık kanadın fısıltısı<br />
istenmeyen bir son.<br />
aklının başında olmadığı<br />
benim kalakaldığım<br />
senin kanatlandığın.<br />
<br />
kimsenin bilmediği bir sır<br />
gelecek de yok<br />
geçmiş de,<br />
herkes için<br />
bir kişi kayıptır bir an.<br />
<br />
aklımda tek bir soru bıraktım<br />
<br />
-aşk yok olduğunda nereye gider?<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-77504169646351678392015-02-03T18:56:00.002-08:002015-02-03T18:56:55.572-08:00herşeye rağmen gülümse <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
kendi hayatımdan hiç bu kadar nefret edip bir o kadar sevmedim.<br />
<br />
bir odamın içinde pencerenin ardından güneş doğarken yanımda güzel bir tebessümle uyanırım.<br />
<br />
tek bir tebessüm nasıl iyi hissettiriyor anlatamam sanki hiç bir sorun yokmuş gibi o kadar güzel ki.<br />
<br />
bir an geldiğinde arzular sıraya giriyor adamım, benle tebessümler arasına.<br />
<br />
istek ve arzu dolu bekleyişlerin beyinden uyanıp dile geldiği anda,<br />
tamda o an elimden bir şey gelmiyor bazen.<br />
hayallere evet yapabiliriz dediğimde ortada sadece lafın kaldığı gerçeğiyle yüzleşmek<br />
bana koyuyor.<br />
<br />
deli gibi kahkahalar atıp eğlendiğimiz anları sonsuz yapmak varken<br />
şikayetler sıralıyoruz cennetin kapılarına<br />
sanki cenneti böyle bulabilecekmiş gibi.<br />
<br />
bir an yemek yapıyorum adamım<br />
sevdiğim kadına yemek yapıyorum.<br />
ona ufak bir hediye alıyorum gülümser diye,<br />
cebimde ki son parayla ona hediye alıyorum adamım<br />
onun için alıyorum, son parayla.<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-48830799963414500662015-02-03T18:45:00.001-08:002015-02-03T18:45:37.782-08:00çok şey istemiyorum <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bazen sahip olduğum şeyleri hissedemem. ruhumu dar ağacına asılmış gibi hissediyorum. hayatın içinde planlar yapıp bir şeyleri başarmış olmak sizi motive edip hayatta olduğunuzu hissetmenizi sağlar. daha dün bir çocukken bugün geldiğiniz nokta da karakteriniz şekillenir ve hayalleriniz aklınızı ele geçirip sizi tetikler. <div>
<br /></div>
<div>
bazen koşamıyoruz dostum. o kadar çok hayallere koşmak istiyoruz da sanırsın körkütük sarhoşuz koşamıyoruz. bazen elimi cebime atıyorum ve beş kuruş param yok bir sürü hayalim peşime takılmış. bazen diyorum adamım siktir et eğer mutlu hissetmeye çabalar ve çevrendeki bir kaç insanı hala gülümsetip ağlayışlarında yanlarında oluyorsan bunun bir önemi yok. yorgunum dostum anlayabilir misin. bazen bir şeylere koşmak güzel ama bazen istiyorum ki o el omzuma değsin ve beraber düzeltebiliriz desin. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
ne durumda olduğumu ne hissettiğimi kimsenin önemsemediğini düşünmeme çok az kaldı. gerçekten ne hissettiğimi gerçekten ne durumda olduğumu bilen bilmek isteyen yok dostum. tek duyduğum insanların hayalleri, benden neler beklediği neler yapmak istediği. sanki seçme şansım yok gibi adamım. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
çok şeyi feda edebilirim. kendimden ödün vermek bunlardan biri değil. zaten fazlasını verdim ama dostum benden istedikleri bazen hayatımın tamamı. benden cebimde olmayan on lirayı istemeyin. benden on lirayı kazanmak için bir el isteyin benden bir şey isterken yüzünüz de bir tebessüm edinin. ne bilim birileri gerçekten sarılsın istiyorum, yanındayım ve her şey bir süre sonra düzelecek desin. ne kadar zaman sonra olursa olsun ama yapabiliriz desin. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
çok şey istemiyorum dostum. </div>
<div>
o kadar az şey istiyorum ki </div>
<div>
cebinizde ki paranızı değil</div>
<div>
sahip olamadığınız arabanızı da istemiyorum </div>
<div>
bağırış ve sitem dolu karakterlerinizi de </div>
<div>
bir el istiyorum </div>
<div>
omzuma dokunsun </div>
<div>
ve her şeyi yoluna sokacağız desin. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
çok şey istemiyorum. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
</div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-43562566062070587712014-10-25T23:12:00.002-07:002015-01-04T08:25:55.364-08:00uyuşmuş<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
hayatımda ilk defa gerçekten kim olduğumu sorguluyorum bu sabah. neye benzediğimi ve ne kadar kendim olarak kalabildiğim hakkında şüphelerim var. insanların bir duruşu olur, biz onlara kişilik diyoruz. hayatımda ilk defa kendi kişiliğimden uzaklaştığımı fark ettim. değer verdiğim bir avuç insan bir avuç hobi var kendi adıma, ve her zaman yanımda bir bohça gibi taşıdığım hayallerim.<br />
<br />
ben çok korkak bir insan oldum bu sabah, aynada ki yansımama bakıyorum sanki gözlerime yansıtılmış, bana artık öyle olmam fısıldanmıştı sanki. nedeni çok basitti doğru olarak düşündüğüm şeylerden özürler diliyordum, inandığım değerlerden özür diliyordum, hissettiğim şeylerden özür diliyordum. bana düşüncelerim iteleniyordu, bana inandığım şeylerin düşündüğüm şeylerin değersizliği serpiliyordu. ve sırf inandığın şeylere koşarken koyuyor, değerlerim için ölmeyi göze almayacağım hissine kapılsam bir an, varsın öldürsünler beni.<br />
<br />
her sabah uyanıp, ileriye doğru bir adım atmak istediğinizi düşünün. ben çokça vakit inandığım şeylerden, düşüncelerimden geriye itilmeye mahkum kılınıyorum. bunu her sabah ileriye adımlar atmak için çabalarken yaptığınızı düşünün. ben bir merdivenin son basamağı gibiyim, üzerimden atlayıp zemine varılabiliyor. kendimi böyle tanımadım, noldu bana böyle. neden yabancılaşıyorum, neden etrafımda ki dostlarımın sesi kısılmış hissediyorum. biz karanlıkta ki ışığı göremeyecek kadar kör mü olduk.<br />
<br />
insan sadece ölümle kaybetmiyor değerlerini, behsat abi güzel söylemiş. ben kimseyi kandırmadım, ben kimseden hayallerini bırakıp bedenimi esir alacak kadar aptal olmadım. düşüncelerim hiç bu kadar fakir kılınmadı, insan kendini kaybettiğini hisseder mi. aynaya baktığında yansımasını göremez mi insan. insan deli gibi sarıldığına değil, sarılamadığına aşık olur diyorlar. aşk nedir ki?<br />
<br />
ne değildir biliyorum. suçlamalar değildir. aşk özürler beklemez. sarılmayı bekler. koklamayı bekler. dokunmayı bekler. başını omzuna dayadığında anlaşılmayı, uzaktayken parçanın tamamlanmasını bekler sabırla. eğer bir kere aşık olduysan, geçmişi sormazsın bir daha. o aklında kim varsa, gece uyuyamıyorsan o aşktır. geceleri içtiğin şarap gündüzüne kadar dahil oluyorsa budur, rakına eşlik edip kadehini doldurmaktır. sevişmektir, kıskanmaktır lan aşk.<br />
<br />
düşündüm, insan hep düşünüyor da en çok kendine söylemiyor düşündüklerini. en çok kendinden kaçıyor. kendimi üzdüğüm kadar kimseyi üzmedim la şu hayatta. bu benim en büyük lafım en çok yakıştırdığım. kendimden en çok utandığım şey. en büyük hatam. herkesin benden beklentileri var, herkes neler beklediğini anlatıyor sadece. koşulları var şartları. olum size bir şey diycem ben de insanım lan benimde beklentilerim isteklerim, sahip olma arzusuyla tutuşup ulaşamadığım isteklerim var. ben kime anlatıcam lan bunları ben kimden isticem olum. kaçınıza gelip bir şey istedim, kaçınıza gelip hayallerime uzak kaldığımı, kaçınıza yalnız hissettiğimi söyledim. tek hatam hep sizi dinlemek. ben, ben nasıl olsa mutluyum. hiç bir sorunum yok lan benim. müthiş bir hayatım var.<br />
<br />
bazen diyorum ki, ulan derdimizi sikeyim. ne dertmiş, kahrolsun tüm dertler. tüm dertler susmuş beni dinliyor sanki, sanki bir bok yaşıyorum da bir derdim var. neden bunu yapıyorum neden amınakoyim.<br />
<br />
hayatınızdaki en büyük hata susmaktır, o da korkmaktandır bir şeyleri kaybetmeye olan korkunuz. neden korkarsınız size anlatım, gerçekten korkmanız gereken şeyi anlatim size. babanızı kaybetmeye yaklaşırsınız, bir kaza geçirir ve tüm hayatınızı size adamış ulan idol dediğiniz o adamdan bahsediyorum. yok olur, gidiyo dersiniz işte o an korkarsınız. sevdiğiniz kadın kollarınız arasından sıyrılıp ölmek üzeredir işte o an korkarsınız. ama siktiğimin hayatında bana başka şeylerden korkmaktan bahsetmeyin.<br />
<br />
kimsenin neye inandığını sorgulamayın lan. kimi gider oralete inanır. kimi özgürlüğe, kimi karıya kız inanır kimi paraya, ama siktirtmeyin karışmayın lan. oralete inanıyosanız gidin bir oralet için gidin oralet seven adama oralet ısmarlayın siktirtmeyin olum beyninizi gidin yapın.<br />
<br />
hayalet miyim olum ben. ben kurşun geçirmez miyim olum. ben üzülmem mi ben ağlamıyor muyum lan. görmediğiniz değerlerimi yargılamayın olum neler verdiğimi söyletmeyin bana neler yaptığımı söyletmeyin iyiliklerimden bahsettirmeyin olum bana, bana beni anlattırmayın, bana sustuğum şeylerden bahsettirmeyin olum bana özür dilemekten alttan almaktan bahsetmeyin abi, bana o cümlelerin arasında kaybolmaktan bahsetmeyin. bazen neler verdiğime ben bile hayret ediyorum, olum ben hayatımı veriyorum lan birine. hiç bu kadar kaybettiniz mi kendinizi, hiç bu kadar teslim oldunuz mu. ilk defa oluyor, değsin lan buna.<br />
<br />
olum bırakın la beni. sikilmedik bir kulak arkamız kaldı onu da siktireyim, kaybedeyim kişiliğimi, bunu ben istemiyorum bunu hayat söylüyor olum bana. adam dediğin, adam gibi durur. modernleşme ve medeniyat adı altında pezevenkleşmeye gerek yoktur.<br />
<br />
beni böyle sevin lan. beni böyle bir kişi sevsin ama sevsin olum. bana oralet ısmarlayın, zaman kaybetmeyin lan boş laflarla. sanki gerçekten hayattan darbe yemiş gibi yapmayın. konuşun olum sadece adam gibi durun adam gibi ama konuşun lan. hatanız varsa geride adım atın, ama şunu unutmayın en aptallar bile aşağılanmak için yaşamazlar. aşağılama iç güdünüzü de alın gidin varsa.<br />
<br />
<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiptAAc4MRyQTuNSYS8zZ-eFHaETab-cBskcOyesaskfeGuNVxwecoRrSxWZAZZVWEamJtODoPzwHQjXPEGrhHoPVVb0BiJi_B3durWEvcV1BJnUz3UmXseaJ3X9d5fISp0p3JoNNUw1Woc/s1600/10357583_723337101090124_2928755345285294425_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiptAAc4MRyQTuNSYS8zZ-eFHaETab-cBskcOyesaskfeGuNVxwecoRrSxWZAZZVWEamJtODoPzwHQjXPEGrhHoPVVb0BiJi_B3durWEvcV1BJnUz3UmXseaJ3X9d5fISp0p3JoNNUw1Woc/s1600/10357583_723337101090124_2928755345285294425_n.jpg" height="239" width="320" /></a></div>
</blockquote>
<br />
<blockquote class="tr_bq">
bir son alıntıyla bitiriyorum:<br />
<span style="background-color: white; color: #292f33; font-family: Arial, sans-serif; font-size: 16px; line-height: 22px; white-space: pre-wrap;">"Şimdi sadece geceleri yapayalnız ve yalınayak anlayabildiğim şeyler var."</span></blockquote>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-20678342206262959842014-10-20T14:12:00.001-07:002014-10-20T14:20:11.983-07:00sadece teslim ol<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
okyanusa bakan bir kenarda en yukarı bakmak, orada kaybolup düşler sahnelemek seni görünce. bir aralıktan bakıyorum her kareye, bir fotoğraf makinasının alabildiğine uzanan kısmından kısıyorum diyaframını. kıstıkça ufak bir ışık ufak ama büyük bir hayat kalıyor , o kısılmalardan geriye kalan benim -gezegenim-.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
en şen kahkahaların diyaframını kısıyorum, bir tek sese yer veriyorum seninkine yakın olana. küçük çantalara eşyalarımızı koyuyoruz, ordan oraya sürüklüyoruz kendimizi. hepsini çekiyorum, her anı yakıyorum filme. maceralarımızın geçtiği noktaları tek tek sabitliyorum, sen kitap okumaya her başladığında kervan kervan gezdiğimiz yerler de anıların uyanıyor. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
uzandığın her sahilde her kumaş parçasına kokun uzanıyor. yüz mil ötedeyken bıraktığın yerden devam ediyorum. uzun bir maceranın kısa bir arasında fotoğraf makinasının filmleri hiç yorulmamışçasına bekliyor bir köşede seni. parçası kaybolmuş, sahili olmayan bir okyanus gibi bir makina parçası o saatten sonra. zamanı bekliyor.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs0aWdRsdYEAhO1-2VJXGjVy2Akjy0ZYsyFViXQSJ3CPStEmUEOm34QxMS3ccYFPTsEH5hXcoUdIDmbCmHn0XWrBJOzTR4fXojjEV03KejvSpHj4FUaB9tvJLuYkGBcq5fpe-_CNDFCw5b/s1600/10639627_715309751892859_1117999314841782345_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs0aWdRsdYEAhO1-2VJXGjVy2Akjy0ZYsyFViXQSJ3CPStEmUEOm34QxMS3ccYFPTsEH5hXcoUdIDmbCmHn0XWrBJOzTR4fXojjEV03KejvSpHj4FUaB9tvJLuYkGBcq5fpe-_CNDFCw5b/s1600/10639627_715309751892859_1117999314841782345_n.jpg" height="320" width="229" /></a></div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
hissetmeye çalışıyorum </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
sıcaktı dokunduğu noktalar</div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
öptüğüm her yeri sıcaktı </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
kapkaranlık odalarda</div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
bambaşka yerlerde</div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
eşit aralıklarla avunuyordu zaman. </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
bir odaya kapanmış gibiydim, </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
anılar köşelere dağılmış </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
diğer hikayelerini bekliyordu. </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
ben zaman zaman bir köşeye dalmış </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
halisilasyonlar görüyordum, </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
hiç yok olmayan bir koku</div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
hakim kılıyordu odayı. </div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="" style="clear: both; text-align: left;">
efsanelerle dolu bir hikaye gibi yaşamak istiyorduk,<br />
tüm renklere ve tüm o kahramanlara dokunur gibi<br />
tüm o hikaye ve filmleri<br />
yaşamak.<br />
gezip dolaştığımız tüm sokaklarda<br />
geceleri ışıklar yanmalıydı rengarenk,<br />
minik masal kahramanları<br />
sokak aralarında bizi anlatırdı,<br />
hiç durmamalıydık<br />
belki yorulurduk,<br />
buna değerdi. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
kollarını sar </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
vücudunu, teslim et</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
diğer geceler ve gündüzler gibi</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
sanki bir denizin sahili sarması gibi</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
sadece teslim ol.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
</div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-22465081894481626112014-10-03T14:38:00.003-07:002017-01-19T12:19:17.072-08:00ekarte etme çabaları<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
her şeyi bir düzene otutturmaya olan çabamızla yıpranıp gidecek miyiz. ya da ne bilim tanrısallaştırdığımız şeyler bizi bir gün yok olmaya mı yoksa yaşamaya mı itecek bilmiyorum. sanırım olağan çabamızla hayatımızda ki her bir şeyin hastalıklı doğamıza bulaşıp bize verdiklerinden güzel bir şeyler çıkarma umuduyla devam ederiz.<br />
<br />
bazenleri sıradan bir sabah işte,<br />
tekrar aynı şekilde uyanmış olmanın verdiği memnuniyetsizliği ekarte etme çabaları...<br />
sabah güneşinin vurduğu, büyük bir pencerenin ardında büyük ahşap bir yatak ve çevresinde kitaplar dizili bir şekilde düşlerim bazı sabahları.<br />
bazen böyle bir hikayenin sadece figürü olabilirsin.<br />
ne zaman böyle bir hikayenin asıl rollerini paylaşabiliriz bilemem.<br />
peki ne zaman olur da aynı şehrin karanlığında aynı sokak lambasının altında aynı hayellere içerken buluruz birilerini.<br />
<br />
güzel şeyler bu mevsimde dökülüyor, bir yerlerde insanlar bu mevsimde denize girmek istiyor ama başaramıyor. bir yerlerde insan gibi yaşamak isteyenler vahşi bir hayvan gibi görünüyor. resimlerde ki mutluğu her an canlı tutmaya çabalayan insanlara iyi göründüğünü söylemeye çabalayanlar ve diğerleri.<br />
<br />
sıcaklığı düşünüyorum, yatakta ki sıcaklığı.<br />
bir şarap düşünüyorum. bir kaç kadeh dolusu şarap.<br />
işte bu biraz mutluluk mu?<br />
mutluluk, mutsuzluklarımızı bir süre unutmamızı sağlayan anların bir adı mıdır.<br />
bulutlar isteklerimize göre çarpışabilirler mi peki,<br />
henüz bir kanıt yok bu konuda.<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwrEHcbeSRu2i1LZJ-fuZaf2Sk6p87d2ICyUrmhWO1HAzEbZppFvkJ5ZSDeSaLyUM5xl4xaZ9ptLz_iqRx4QevcYjf5ghv-VR8YpRxYGmcsy0xMRrZPhqY9WA-jUMthxjxL2VhJDgOPWP-/s1600/fgfdgs.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwrEHcbeSRu2i1LZJ-fuZaf2Sk6p87d2ICyUrmhWO1HAzEbZppFvkJ5ZSDeSaLyUM5xl4xaZ9ptLz_iqRx4QevcYjf5ghv-VR8YpRxYGmcsy0xMRrZPhqY9WA-jUMthxjxL2VhJDgOPWP-/s1600/fgfdgs.jpg" width="435" /></a><br />
kımıldama sakın<br />
tam boynunda hayaller yaşıyor,<br />
tüm hayalleri bir bir öpüyorum.<br />
<br />
kımıldama dur<br />
yüzünde çok farklı bir tebessüm var,<br />
bir şeyler fısıldamak istiyorum<br />
'seni seviyorum'<br />
çok acemi kalıyor.<br />
<br />
saçmalama sakın,<br />
dur uzaklaşma ordan<br />
tam yüzümü yasladım.<br />
şekillendi tüm bedenim üzerinde,<br />
dur sarsma<br />
düşmesin ifadelerim<br />
dünyadan<br />
<br />
......<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-21095439865052441812014-09-28T17:07:00.000-07:002014-09-28T17:07:36.961-07:00karşımdaki manzara<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
odamın duvarlarına zincirlenmiş, müzik setinden gelen müziğin keyfine bırakmıştım kendimi. güzel şeyler düşünmeye itiyor beni.<br />
<br />
haksız olmanın, karşıdakini haksız yapmadığı bir yaşta sürükleniyor zamanım.<br />
<br />
bir gün gece vakti sen üstün<br />
o üstün<br />
veya diğerleri,<br />
bazen bir taraf üstünken<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUPgZr5L00EZxA3mo2dfJi12Pr6fdvnYjSEpv53BkgPsa8GgB2Bcg7HacIr43tS_K4Ay5vn60jz3tuxSHVpity5CLyh8yMDHRF-MRMfLeFLJirFZS1mJf0pRwCLHosbKziche9wbxEPAZc/s1600/dddd.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUPgZr5L00EZxA3mo2dfJi12Pr6fdvnYjSEpv53BkgPsa8GgB2Bcg7HacIr43tS_K4Ay5vn60jz3tuxSHVpity5CLyh8yMDHRF-MRMfLeFLJirFZS1mJf0pRwCLHosbKziche9wbxEPAZc/s1600/dddd.jpg" height="400" width="400" /></a></div>
diğeri ölüme mahkum edilir.<br />
varsın biz hiç<br />
mahkum olmayalım.<br />
hep özgür kalan<br />
özgürlüğü paylaşan tiplerden<br />
olalım.<br />
<br />
bir ara zamandan başka harcayacak bir şeyim yoktu sanki,<br />
öylesine eğlendim öylesine özgür kaldım.<br />
<br />
bazen paylaştığını hissettiğinde,<br />
çok daha özgür kalabiliyorsun.<br />
<br />
bazı şeyler sadece yılı yaşıyor,<br />
ben, ben yılı yaşamaktan sıkıldım.<br />
korkular olsa da,<br />
geleceği kurmak<br />
geleceği yaşayacağına<br />
inanmak daha gururlu geliyor şimdilerde.<br />
<br />
...<br />
<br />
bir zamanlar yeterince mükemmel değildi,<br />
bir yolun yamacında başı boş gibiydim.<br />
<br />
sonra güzel bir kahvaltıda<br />
karşımdaki manzarayı içtim bir sabah,<br />
o kadar güzeldi<br />
rahatlatıcı ve huzurlu.<br />
<br />
bir zamanlar mükemmel değildim,<br />
hiç birimiz mükemmel değildik.<br />
<br />
ben,<br />
değişmeyen tarafımla,<br />
bana kattıkları arasındayım şimdi.<br />
<br />
ben,<br />
elimi uzattığımda<br />
tuttuğun<br />
tarafım.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/Xxsdw6zG1bg?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-23297013030392496352014-09-25T13:34:00.001-07:002014-09-25T13:41:54.721-07:00Guns and roses<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bu sefer size ne anlatıcam bilmiyorum.<br />
<br />
bir an bir kosusturmacanın arasındaydım. bir an büyük bir çoskunun arasından sokak aralarına sıyrılırken buldum. küçük bir aradan geçerken balkon kapısı aralanmış içerden guns and roses dan knocking on heavens door seslerini dinlerken buldum. akustik gitariyla calıp söylüyordu.<br />
<br />
serin bir rüzgar ve dayandığım bir duvardan sigara yakarak dinledim onu. biraz alkollüydüm, cok hoş geliyordu. bugün benim için en keyifli bir andı kendisi. belki uzun bir zamanda bu kadar hoş bile hissetmemiştim.<br />
<br />
kendimi dinlemeyi bıraktım bir süre bugünlerde. beni dinleyen birilerinin olduğunu hep düşünüyordum. sadece gerçekten anlayan birileri.<br />
<br />
suratıma bakarsanız mutlu bir insanım. zaman çok değerli, tadını çıkarmaya falan calısmıyorum zaten arkadaslarım bunu benim adıma da başarıyor.. bir daha gelmeyecek ve bir daha yasanmayacak anlar. sizde öyle yapın, ben basaramıyorum yarım belki yamalak. <br />
<br />
tüm olay sadece keyif almakta değil, paylasmak. ben biraz yarım paylasıyorum her şeyi. her şeyin tadı yarısında kalıyor, hay aksi. siz tamamen tadını cıkarın.<br />
<br />
ben,<br />
ben eve gelip müzik setini acıyorum.<br />
kendime ayırdığım eski parçalardan dinliyorum biraz.<br />
belki bom boş her taraf,<br />
yetiyor işte bi şekilde, yetsin.<br />
sigara yakıyorum yetsin,<br />
sessizlik var yetsin<br />
müzik var<br />
ben varım.<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-29427063210895509372014-09-19T17:16:00.000-07:002014-09-19T17:16:30.280-07:00bir adam, lacivert ceket<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
gökyüzü yine beton, hava soğuk,<br />
bir adam lacivert ceket. yürüyor, adımları birbirinin refleksi. rasgele bir durakta rasgele bir otobüse binmek, kaybolmanın paylaşımıydı onun adına. bir kaç ay sonrası ve öncesi arasında bir zaman da yaşıyordu.<br />
<br />
kendini kendi yapan, neysem oyum dediği fikirleri vardı. tartışmaktan kaçmadı hiç bir zaman, anlaşılamamaktan korkuyordu. öyle ki korkularını yutardı, nefessiz kaldığını görürdüm bazen. uzun süre koşmak gibiydi zamanı.<br />
<br />
'merhaba, ben duyulmayan adam.'<br />
derdi bakışları.<br />
<br />
olduğun ana yapışıp kalıyor ayaklarının altı. duyuyor ve hissediyor musun diyordu, her gece aynı kadına, aynı barda aynı yerde aynı mesafede. dudakları değmiyordu, sadece bir şeyler fısıldıyordu -'İrlanda kızılı kıvırcık saçlı bir kızım olsun istiyorum.'-... hoşuna gidecek türden, saçma da olsa dinlerlerdi onu.<br />
<br />
anlatman<br />
söylemem gereken ne varsa yasaklandı dedi bir gün aynı yerde.<br />
anlamak ve anlaşılmak üzerine yudumladık o gün biraları.<br />
anlaşılmayı bu kadar istemek için,<br />
bunu gerçekten hak etmiş olman şarttı.<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZ54vAQnZsyQlQgESFhb9kT8u5YceyPedFuSxNyPZySoOj2CEeXuNS0W8TmadvRhCMHsUAIDOH0t9LlZOV57vQkOx7kZumkKRUXIvW7QMB8uRV4-A5ffx-jOsOI5RuZx06eOe9hYT7GObN/s1600/asda.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZ54vAQnZsyQlQgESFhb9kT8u5YceyPedFuSxNyPZySoOj2CEeXuNS0W8TmadvRhCMHsUAIDOH0t9LlZOV57vQkOx7kZumkKRUXIvW7QMB8uRV4-A5ffx-jOsOI5RuZx06eOe9hYT7GObN/s1600/asda.jpg" height="400" width="298" /></a>biri tarafından sana bahşedilmeliydi,<br />
anlıyordum.<br />
<br />
hakkında şiirler yazılabilecek bir kahvaltı<br />
hayal ediyorum dedi,<br />
devamını duymamıştım.<br />
<br />
akşam ona eşlik ettim,<br />
bir dost olarak severdi beni.<br />
<br />
eve vardığında<br />
banyoda ki aynanın karşısında konuşuyordu<br />
kimsin lan sen?<br />
kimsin olum sen?<br />
uğraşayım mı senle?<br />
ha?<br />
dedi ve ışığı kapattı.<br />
<br />
bak dedi,<br />
'huzur ayak sallamakta'<br />
ayaklarını sallıyordu<br />
gözleri dalgın biraz çakırkeyif.<br />
<br />
'arayışlarımızı sonuçsuz kılan o şey<br />
huzursuzluğumuza olan anlamsız<br />
takıntımız olabilir mi?' dedim.<br />
<br />
biraz durup,<br />
'neden olmasın'. diye baktı.<br />
<br />
bir yerde yazmayı unuttuğumuz cümleler<br />
bir yerlerde koltuk aralarına tıkıştırılmış düşüncelerimiz var.<br />
ve hepsi sadece bizimleyken her zaman anlamsızlar.<br />
<br />
düşünce ve hisler<br />
kalıplaşmış taşlar parçaları olmadılar<br />
onlar bir yerlerde anlaşılmayı beklediler<br />
<br />
son cümlesi buydu.<br />
uyuduğunu görüyorum.<br />
<br />
iyi geceler<br />
dostum.<br />
<br />
iyi<br />
geceler.<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-85905544043027084862014-09-17T17:08:00.001-07:002014-09-17T17:08:20.494-07:00Bizler -hayatın garip birer fahişesi<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">olgunlaşmak, </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">daha hayal kurarken</span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">o hayalin bir hayal olarak </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">kalabileceğinin farkında olmaktan </span></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: #37404e;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">geçiyor.</span></span><span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"> </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZX34IlmRUy9D6G7bLdDbaWqc-wqZzz-AhmIVgtmlYbCrWzW8yjaM1EQU2dTqgERf2hqKFmhVSiroFGyOgPGLHoQhbmokX3_8An58E6QiFREeO3bWUZSFz35IUtkIXiI-zgP9jMnEIM4U_/s1600/%C5%9Fkjhkgjh.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZX34IlmRUy9D6G7bLdDbaWqc-wqZzz-AhmIVgtmlYbCrWzW8yjaM1EQU2dTqgERf2hqKFmhVSiroFGyOgPGLHoQhbmokX3_8An58E6QiFREeO3bWUZSFz35IUtkIXiI-zgP9jMnEIM4U_/s1600/%C5%9Fkjhkgjh.jpg" /></a><span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">bazıları</span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">farklı şeyler denerler, </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">önemli kararlar alırken </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">yazı-tura atmak gibi </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">saçma gelenekleri vardır. </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">kimine saçma gelen </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">kimin de mantığın uç noktasına </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">oynayabilir. </span></span><br />
<span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">bazılarına göre süzme </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">gerizekalılık denen kavram </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">aynı bokun </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">sayısız tekrarından </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">meydana gelir,</span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">daha fazlası değildir.</span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;"><br /></span></span>
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">kimi zaman </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">karanlık bir köşede oturmuş, </span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">varoluşunun gereksizliğine inanmış ve</span></span><br />
<span style="color: #37404e; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">bir şişe bomonti açarak </span></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: #37404e;"><span style="background-color: white; line-height: 20px;">buna şişe kaldıran adamlar da </span></span><span style="background-color: white; color: #37404e; line-height: 20px;">görebilirsiniz. </span></span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">var oluşu gerekli kılmak </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">mantıklı kılabilmek </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">her insanın ayrı birer felsefesidir.</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">peki </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">özgüven?</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">başarısızlığın verdiği alışkanlıktan doğan </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">umursamazlığın </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">dışarıdan görünü mü </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">olabilir mi? </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">neden olmasın ki.</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">tanrısını haklı çıkarmak için</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">debelenen kullar. </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">yalanlar arasında, </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">yalanlarına inanmayı başarmış adamlar.</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">inançlarını diğerleri için feda eden</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">kahramanlar.</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">korkularını anca rüyalarında dans ettirmekle yetinen </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">penis kafalı insanlar.</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">isteklerinin belirsizlikleriyle kaybolmuş </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">zamanı tüketen </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">farkında olsalar da </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">olmasalar da tükenenler. </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">hayat denen çamaşır makinesinde </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">çorabın diğer tekini </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">daima arayacaklar,</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">bizler hayatın garip birer fahişesi</span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">çoraplarımızın diğer teklerini arıyoruz. </span><br />
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="color: #444444; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="background-color: white; color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;"><br /></span></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-61168076997263539252014-09-15T13:44:00.000-07:002014-09-15T13:51:11.891-07:00bazen sessiz<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
hepimizin güçsüz bir yanı var.<br />
<br />
bazılarını anlamak daha kolay bu konuda, bir yüz bir ses veya bir tek kelime yeterli. bir yerden sonra anlaşılmayınca bende anlamıyorum diyemiyorsun hayata karşı. mantık değil bahsettiğim sadece biraz düşünmek<br />
<br />
güçsüzlüğünüz egonuzu yükseltmesin. yada gücünüzle zar atmayın.<br />
<br />
bu gece eve yalnız yürüyorum,<br />
biraz esintili bir hava.<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgFkKXb0tEVQ05VyYmxQSWDto2dmAbQSn3kquU_eogkHnAW9bXN0k4g8I22PdAdNUMm-uNBPTqbDtI0yUu_qUh_uD9kHQEXL7Qnj5RZOO9g78e2oTmYVrbXJjieN_6qleYBIkt6A7EEYC7z/s1600/wert.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgFkKXb0tEVQ05VyYmxQSWDto2dmAbQSn3kquU_eogkHnAW9bXN0k4g8I22PdAdNUMm-uNBPTqbDtI0yUu_qUh_uD9kHQEXL7Qnj5RZOO9g78e2oTmYVrbXJjieN_6qleYBIkt6A7EEYC7z/s1600/wert.jpg" /></a>kapıya kadar geliyorum<br />
<br />
anahtarı çevirip zoraki bir adım attım,<br />
metroda yerde oturuyordum bugün<br />
sokaktalar da oturmak istedim<br />
bütün gece<br />
boş sokaklar tamamen benimdi.<br />
<br />
bir ışık sızıntısı var odamın içinde,<br />
hemen dışarıdan içeriye doğru bakıyor.<br />
bir ateş var aydınlatılmış tavan köşelerinde<br />
kader veya gelecek olan<br />
daha iyi olan bir şeye işaret mi dersin,<br />
bilmiyorum.<br />
<br />
yanlış bir tembellik tarafından çekiliyorum,<br />
beni koşmaya hiç durmamaya zorlayan garip bir tembellik.<br />
tırmanmaktan hoşlanacağınız bir dağ gibi<br />
ama nereden başlasam bilemiyorum.<br />
<br />
bazen merak ediyorum,<br />
aklımı bu kadar kurcalanmaya iten bir büyü mü var.<br />
<br />
başım da dinmesini beklediğim<br />
bir ağrıyla yatıp<br />
bekliyorum sabahı,<br />
<br />
yorgunum.<br />
uzun bir yolculukta ki<br />
en uzunu yaşayan yolcu kadar.<br />
<br />
cevaplar doğruları tatmin etme büyüsüyle var olurlar<br />
bazen çok sessiz burası,<br />
sessizlikle dolu bir deniz altıyla<br />
su yüzüne çıkabilir misin.<br />
<br />
bildiğim bir şey var,<br />
hayat şarkılar söyler<br />
hisleri vardır,<br />
seni dener.<br />
bir zamanı vardır her şeyin<br />
ve yaşadığını hissedersin.<br />
<br />
dürüst ve doğru ufak cümleler<br />
yaşadığını hissettiğin o ana taşırlar seni..<br />
<br />
yorgunum şimdi<br />
diyeceğim bu yazının noktası burası.<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<object class="BLOGGER-youtube-video" classid="clsid:D27CDB6E-AE6D-11cf-96B8-444553540000" codebase="http://download.macromedia.com/pub/shockwave/cabs/flash/swflash.cab#version=6,0,40,0" data-thumbnail-src="https://ytimg.googleusercontent.com/vi/mWRsgZuwf_8/0.jpg" height="266" width="320"><param name="movie" value="https://youtube.googleapis.com/v/mWRsgZuwf_8&source=uds" /><param name="bgcolor" value="#FFFFFF" /><param name="allowFullScreen" value="true" /><embed width="320" height="266" src="https://youtube.googleapis.com/v/mWRsgZuwf_8&source=uds" type="application/x-shockwave-flash" allowfullscreen="true"></embed></object></div>
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-88199718480300130642014-09-07T17:56:00.001-07:002014-09-07T17:56:43.220-07:00uzun bir sokağın uzak köşesi<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bazı şeyler hissedilmeyi talep eder. bazı sözler söylenmeyi, bazı anlar tükenmemeyi talep eder. nedenini net olarak bilmiyorum ama aklıma takılan bir soru var. insan nasıl olur da yaşanmakta olan anı kendine bu kadar uzak hissedebilir? ölseydim eğer böyle mi hissederdim.<br />
<br />
uzun bir sokağın uzak köşesi gibiyim, kendime uğramakta güçlük çekiyorum. çevrenizdeki insanların konuşmalarını duyuyor ama onları dinlemiyorsunuz. hiç durmadan gelecek ve yaşanan üzerinde dakikada milyonlarca düşünce kurup anı kaçırdığınızı düşünün. zamanı hiç bu kadar ıskaladınız mı?<br />
<br />
<br />
bir yerlere oldukça uzaktayım. insan en çok kaybolmaktan korkar diye bir teorim var. her şeyden ve hayatınızın merkezi olarak seçtiğiniz değerli şeylerden uzaktayken, gerçekleşebilecek bir teorim.<br />
<br />
ne kadar yaklaşmak, ne kadar hissetmek isteseniz de somut tarafı kendinizden uzaktayken gerçekleşen bir teori.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZU3pGOOJ3NwUaenXWQ995xBMGlIGt8FWIUkfKCshSO1f8_h83DnU1BTMwhoK_SDkHuBS8XuRfwL41rpd5ChvzB35cmn2rVXviYVMZkZuo-l8jhg89H3Svgx1xcVA7-4uXYDsr6kRoDg7x/s1600/uyu.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZU3pGOOJ3NwUaenXWQ995xBMGlIGt8FWIUkfKCshSO1f8_h83DnU1BTMwhoK_SDkHuBS8XuRfwL41rpd5ChvzB35cmn2rVXviYVMZkZuo-l8jhg89H3Svgx1xcVA7-4uXYDsr6kRoDg7x/s1600/uyu.jpg" height="298" width="400" /></a></div>
<br />
hayallerinize, dokunabileceğiniz ve hissedebileceğiniz güzel anlara sadece bir zaman dilimi uzaktasınızdır. zaman sizin adınıza o anların -geleceğini- hapseder. sadece hayal eder, beklersiniz. kafanızı oyalayacak bir şeyler talep edersiniz. uzun bir oyalayıcı talep etseniz iyi olur, kendi adınıza.<br />
<br />
güzel şeyler düşünün, olabilecek güzel şeyler. yaşanabilecek güzel şeyler.<br />
beklenebilecek şeyler düşünün.<br />
hayal edebileceğiniz türden<br />
sizi sarabilecek şeyler düşünün.<br />
büyük ve uzun pencereleri olan bir ev hayal edin<br />
sevdiğiniz renkleri içine hapsedin<br />
sevdiğiniz birini içine koyun<br />
sarılın şimdi,<br />
o uzun pencereden dışarıya bakın<br />
kendinizi bırakın<br />
biraz uyuyun..<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/xXNwAoGcwXE?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-41480007348960495722014-08-31T12:57:00.000-07:002014-08-31T12:57:24.017-07:00oyuna devam <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bir otobüsün penceresinden<br />
dışarıya doğru bakıp,<br />
camın yansımasından<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEDSkCzD8bhZO802pNuP2Nn_rAVT8q6I2Km10A1zycgPm4pPjqalvYrSGh8uAyRwYIYE41SwTMf5Fe4jlKqjtaRzogcQ0OXUm0ZzDKC0XR7oaThVXn8FUcflhi4h_jOdWqEFqXL-F3QjgD/s1600/xxxxxx.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEDSkCzD8bhZO802pNuP2Nn_rAVT8q6I2Km10A1zycgPm4pPjqalvYrSGh8uAyRwYIYE41SwTMf5Fe4jlKqjtaRzogcQ0OXUm0ZzDKC0XR7oaThVXn8FUcflhi4h_jOdWqEFqXL-F3QjgD/s1600/xxxxxx.jpg" /></a>takındığım durumun yansımasını<br />
ve yüz ifadelerini seçiyordum.<br />
<br />
kulaklıktan gelen şarkıya odaklanıp<br />
yürüyen bir adamdım.<br />
yüzleri kan içinde<br />
yumruk yumruğa gelmiş iki adamın<br />
etrafında toplanmış<br />
bir kalabalıkta,<br />
dayak yiyen o adam<br />
ben olsaydım eğer<br />
daha iyi hissedebilirdim.<br />
<br />
kalabalıkta kaybolmak istiyordum<br />
kaybeden olmak umurum da değildi<br />
bazı anlar yalnız kalmak istemezsiniz<br />
mesele sadece bu kadardı.<br />
<br />
...<br />
<br />
bazı anlar için<br />
'çok iyiydi biliyor musun'<br />
her şeyden daha iyiydi,<br />
diyebiliyorsan,<br />
o anları daha çok yaşamak adına<br />
ya sarhoş olacaktın<br />
yada bir zaman da olsa<br />
bekleyecektin.<br />
<br />
daralırsın,<br />
evin bir yerlerinden<br />
garip gıcırdamalar duyarsın.<br />
kir tutmuş odanı temizlersin<br />
duşu açıp<br />
suyu ayarlarsın<br />
buz gibi soğuk suyun altında<br />
kendine yakın bir şeyler ararsın.<br />
dolaba yaklaşıp<br />
bir bira kapar,<br />
sigara kutusundan<br />
bir sigara seçip<br />
ona, yanıp ölmeyi emrederken<br />
derin bir soluk alıp,<br />
bırakırsın.<br />
dünyanın bütün acısı<br />
ve yenilgisi<br />
beklentisi<br />
sonra biter<br />
bitmesini ve geçmesini<br />
dilediğin ve beklediğin<br />
diğer şeyler gibi.<br />
<br />
yalnız kalmaktan<br />
daha kötü şeylerde vardır.<br />
farkına varmak<br />
zaman alır.<br />
<br />
çok geç kalmak<br />
daha kötüdür.<br />
<br />
uzağa yolculuklar kötüdür<br />
diye düşünüyorum.<br />
yabancı bir kente uçar<br />
biri tarafından karşılanırsın<br />
sonra en yakın barın<br />
nerede olduğunu sorar,<br />
sana garip garip bakarken<br />
bir sigara yakarsın<br />
<br />
kendi adıma bu böyleydi.<br />
<br />
sonrası bu kadar,<br />
bir iki miller içmiş<br />
burada klavyenin başında oturuyorum.<br />
buz dolabının çıkardığı<br />
garip sesin dışında<br />
bütün sokaklardaki insanlar<br />
gerçek evlerine dönmüş,<br />
ve sokaklar karanlığa<br />
gömüldüğü zamanlarda<br />
burada oturmuş<br />
bir şeyler yazıyorum.<br />
<br />
<br />
'pekala' dedim.<br />
'bu kadar yeter'<br />
bitti. <br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-40721089668460384532014-08-09T18:05:00.001-07:002014-08-14T09:45:24.922-07:00Uykudayız Derince<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
uzun bir ara...<br />
<br />
sonra bir bakıyorum bir aksam yalnız başıma kalmışım. bir ara bu boş sayfayı açmayı başarıp, birden ne yazabilirim diye düşünürken buluyorum kendimi.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWOdI80J_Lj44AUteXUpNldkwFEXSOTR2UcD7o9xIaFUrZT4v_kvuukE9edzaauTsfzo9z3I3WCJ58ObTMxmJGQTPEHxNfqkbhexfSmOPXa_ShB8IW8nss_ay_Ij_le6xCCgtIPkYJ7yAg/s1600/1479_517059851659297_1381900209_n.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWOdI80J_Lj44AUteXUpNldkwFEXSOTR2UcD7o9xIaFUrZT4v_kvuukE9edzaauTsfzo9z3I3WCJ58ObTMxmJGQTPEHxNfqkbhexfSmOPXa_ShB8IW8nss_ay_Ij_le6xCCgtIPkYJ7yAg/s1600/1479_517059851659297_1381900209_n.png" height="206" width="640" /></a></div>
<br />
bir sigara yakar<br />
veya yatağa yalnız girebilir<br />
bir kafeye gidip muhabbet ederdik<br />
belki yemek yapıp<br />
sonra sinemaya gider<br />
bazılarımız kadına adama kaçar<br />
aksamında bir kaç bira için bir bara gider<br />
yolda dönerken<br />
köfteye falan kaçardık<br />
en olmadı<br />
çorbaya.<br />
<br />
sonra sıfır saati,<br />
gece yarısı.<br />
<br />
ev arkadaşımla evdeyiz,<br />
dönüp geriye baktığında<br />
dolu gözüken kocaman bir hayat<br />
elimizden tutansa<br />
çok az bir kaç adam ve kadın.<br />
<br />
uykudayız,<br />
derince.<br />
<br />
uyumamak ve sahici rüyalar<br />
görmek peşindeyiz daha çok. <br />
<br />
daha uyumadan<br />
gözlerin kapanıp bedenin teslim olmadan<br />
başlayan rüyalar görürdük.<br />
kaptırıp seslice konuştuğum olurdu<br />
uyanırdım,<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZDPfZK7elOPoMOtXRJI_pauXXcLXjvjQmAol-eyMRnEw3zuYslGc1RnsmBu4bk8-Gv_Az8V83fUp4cI3boJLA0zazza_2Gbc0BKhPdp5SBOXf1hNXQ2u04mgN6LmlNNYnDbuofvuvIVIy/s1600/1391793_460923620689407_1405709578_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZDPfZK7elOPoMOtXRJI_pauXXcLXjvjQmAol-eyMRnEw3zuYslGc1RnsmBu4bk8-Gv_Az8V83fUp4cI3boJLA0zazza_2Gbc0BKhPdp5SBOXf1hNXQ2u04mgN6LmlNNYnDbuofvuvIVIy/s1600/1391793_460923620689407_1405709578_n.jpg" height="400" width="400" /></a>etrafa bakıp<br />
birinin beni duymuş olma ihtimaliyle ilgilenirken<br />
bulurdum kendimi.<br />
<br />
yükseklerde olacaktık<br />
bir uçurtma gibi<br />
o zamana kadar<br />
dünyada tek başımıza gibiydik.<br />
belki biraz da dünya yalnızdı<br />
bizim adımıza.<br />
<br />
ve bazılarımız için,<br />
böyle anlar çok ama çok uzun sürecek.<br />
insanlar için yaptıklarımız<br />
bazen bizi daha karanlık bir noktaya itiyor.<br />
herkesin sırtını sıvazlamaksa<br />
sadece tellakların işidir sanırım.<br />
bir süre sonra<br />
onlar için yaptıkların<br />
izbe bir noktada kalmana yarıyor sadece.<br />
<br />
bir dostunuzu düşerken gördüğünüzde<br />
aptal gibi hissediyorsunuz<br />
bazen<br />
verecek hiçbir şeyiniz yokmuş gibi geliyor<br />
kaybedecek bir şeyiniz olmadığı gibi<br />
esip geçen anlar.<br />
<br />
ortalıkta dolanan avare bir toz yumağı gibi<br />
hissediyorsunuz.<br />
<br />
uyku<br />
gece<br />
ve gelecek olan<br />
gündüz adına<br />
uyanmak için kötü bir vakit gibi<br />
geliyor..<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-32171911382244460492014-07-22T15:07:00.001-07:002014-07-22T15:07:12.064-07:00Ölümün kıyısında<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
daha küçük bir çocuk kadarken, soruların ardı arkası kesilmezdi. sorular yalnızca cevaplarını duyma isteğiyle var olurlar. küçük bir çocuk kadarken cevaplardan korkmuyorsunuz. sonuçları hayal etmiyor, üzerlerine kafa yormak nedir bilmiyorsunuz.<br />
<br />
boy 30 cm den 170 e vardığında, her soru beraberinde cevabının yükümlülüğünü taşır. korku bir anlam kazanıyor ve içtiğin sigara içtiğin alkol içtiğin ne varsa bir anlam kazanıyor. verdiğin cevaplar kaçtığın sorular ve cevapları duyma isteğin, içindeki korku ve güç arasında bir cevap buluyor.<br />
<br />
cevapları duymak istiyor muyum? bilmiyorum.<br />
sormam gereken soruları sormamak için kafamı doldurup<br />
başıma bir silah dayıyorum.<br />
tetiği çekme opsiyonuna sifonu çekip<br />
kafamı yastığın ucuna dayıyorum.<br />
sorular geçiyor kafamın her film karesinden,<br />
cevaplarını hayallerle harmanlıyorum.<br />
kendi adıma ne istiyorsam<br />
bir başkasının isteklerinin ardından gelmeye devam ediyor.<br />
kendimi korumuyorum gibi geliyor bir süre,<br />
paketten bir sigara çıkarıp<br />
o gün için yakıyorum gecenin karanlığında.<br />
günün en iyi anı<br />
çakmağın ateşlendiği saniyeyle birleşip<br />
kan hücrelerime ölü bir fayda sağlıyor.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEif117E085rB5YADKUpVOVGaIJuXt6H9yoXFpsBjKovFFwr_dCAhsDcMV9cZPSwpzM5TWbln1vzwzENBp6nRF_gRsKwSDUTWzGY5is_0RLEDnoqZ9ou9BpUpkl3y1kBqYfkjNhFnq8_goi3/s1600/vdfbnb.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEif117E085rB5YADKUpVOVGaIJuXt6H9yoXFpsBjKovFFwr_dCAhsDcMV9cZPSwpzM5TWbln1vzwzENBp6nRF_gRsKwSDUTWzGY5is_0RLEDnoqZ9ou9BpUpkl3y1kBqYfkjNhFnq8_goi3/s1600/vdfbnb.jpg" /></a></div>
eskimiş bir albüm parçasını andıran<br />
kadının sesinden bir şarkı çalıyor radyoda.<br />
pakete uzanıyor elim<br />
bir sigarada onun için yakıyorum,<br />
kadın! sigaramı ateşleyen bir ses tonuyla<br />
sözleri mırıldanıyor.<br />
<br />
gece geç saatler.<br />
sorular her yerde,<br />
sorular aklının en derin yerinde<br />
istek ve arzuların derinde bir yerde<br />
hayallerinin tam yanında<br />
her şeye çok yakınız<br />
bir sigaranın başıyla bitişi arasındaki<br />
kısa mesafeler kadar yakınız belkide.<br />
şansımız belki bir o kadar uzakta<br />
arzu ve şefhet dolu hırslarımız uzakta belkide<br />
her şey bir o kadar yakın<br />
bir o kadar uzakta.<br />
<br />
ölüm bir kıyıda,<br />
ölüm ve yaşam arasındaki boşlukta<br />
bir paket dolusu cevap.<br />
<br />
peki biz,<br />
o soruları<br />
cevapları duyma isteğiyle<br />
soracak kadar adam olduk mu..<br />
<br />
</div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-91268507500896368662014-07-19T15:52:00.000-07:002014-07-19T16:00:47.953-07:00kafamın içinde bir bozuk para dükkanı<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
bir hikaye yazacağım ne kadar sürer ne kadar yazarım bilmiyorum 20 temmuz 2014<br />
1. Bölüm.<br />
<br />
başım çatlamak üzereydi. henüz 24 yaşında birine göre başım gerçekten büyük beladaydı. ağrı katlanılmaz bir hal almakla kalmıyor beynimi ve düşüncelerimi esir altına alıyordu. iş diye adlandırılan bir duraktan geliyordum. gömleğin son raddesine kadar iliklenmiş, ayakkabı bağcıklarım ayaklarımı patlatmak istercesine düğümlenmişti. kravatım bir fiyaskoydu çıkarıp boynuma attım. ne gerek vardı hiçbirine bilmiyorum.<br />
<br />
garip bir uyuşukluk hissiyle yürüyordum eve. babamı gördüm seslendi, duymamış gibi ilerledim merdivenlerden yukarı doğru. işi bırakmıştım.<br />
<br />
annem yanıma geldi. kendim hakkında bir şeyler sordu. pek cevaplama taraftarı olmadım. annenim ben senin dedi. iş hakkında bir şeyin kalmadığını bıraktığımdan bahsettim. sonrasında çok fazla gürültü koptu. başım çatlıyordu. istemiyordum bugün ki geleceğimi. sanki avucumun içine para gibi sokuşturulmuştu geleceğim. bu kadar zavallı değildik, her zaman böyle hissetmekten kaçtığımızı hatırlıyorum.<br />
<br />
hayatta kesin bir şeyler varsa, eğer siz seçimler yapmazsanız birileri sizin yerinize avucunuzun içine para koyar gibi o geleceği sıkıştırıyordu<br />
<br />
dışarı çıktım. geceydi henüz. bir bara doğru yol aldım. tanıdığım bir kaç adam bu esrarengiz müziklerin çaldığı nostaljik diyarda ara ara bana sataşır aklımı oyalardı. içtim, çok içtim. ta ki kırmızı etekli hatunu görene kadar. başımı kaldırıp yüzüne bakmak istedim. sadece eteklerini görebildim. gülüyordu sadece. kahkahalar atıyordu. başımı kaldıramıyordum kırmızı eteği vardı. kırmızıydı.<br />
<br />
neyse her gün içersen eğer, çatlaklar seni ziyaret eder. bazen ziyaret ediyorlardı bazen ben bir çatlaktım. yazı yazmaya çalışıyordum daktilo başında. deniyordum iyiydim de peki ya editörler beğenmezse peki ya editörler aptalsa?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5oP6d9TrUFocWfw__WW9iMtsmbDeladusk9FXTmKwQOv0nkDgdMouL1xGeJunBgVSaeoxnxJNiwHvr5WLLrY189iIaqIsH-9-z-ggX_FeBRfrCviR0W3Hg14s112qIzw3o6rNhFjJ2GzH/s1600/sdfvb.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5oP6d9TrUFocWfw__WW9iMtsmbDeladusk9FXTmKwQOv0nkDgdMouL1xGeJunBgVSaeoxnxJNiwHvr5WLLrY189iIaqIsH-9-z-ggX_FeBRfrCviR0W3Hg14s112qIzw3o6rNhFjJ2GzH/s1600/sdfvb.jpg" height="400" width="301" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
arkadaşıma geçtim. kafam iyiydi ama başımın çatlayacağına hiç şüphe yoktu. yanında bir kız vardı. onlarda yeterince iyiydi. götümm diye seslenirdim ona. vurmaya başladı. rahat durmasını söyledim gidip bir iki bira daha getirecektim. bir daha vurdu götüm. gülüyordu. genelde bende gülerdim.<br />
<br />
<br />
bağırdım ona üzerimde sarkan garip bir çük gibisin!<br />
güldü aşağılık herif.<br />
<br />
<br />
başım çok ağrıyor.<br />
kafamın yerinde olup<br />
olmadığı hakkında<br />
derin şüphelerim var....<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/qyE9vFGKogs?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
</div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-91799245845759829422014-07-08T11:19:00.000-07:002014-07-08T11:22:12.618-07:006 Metre karelik odanın penceresi<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
güzel ve kötü arasında<br />
uyumsuz bir zamanda<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvrOXALmDpi9OjcAnZvMMIIZffTVlQmYklIqrU1-scGHdw-TwdrOBB254iSjEsawFjNg2J9jvbcyE22zO5ZdCnz7-FzbiWqDwG4Is1Xyi3tKZymSnl_uJIqINPIZ7Ks3wnMfC8dQ4PZOC4/s1600/530269_3561191838097_1075926541_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvrOXALmDpi9OjcAnZvMMIIZffTVlQmYklIqrU1-scGHdw-TwdrOBB254iSjEsawFjNg2J9jvbcyE22zO5ZdCnz7-FzbiWqDwG4Is1Xyi3tKZymSnl_uJIqINPIZ7Ks3wnMfC8dQ4PZOC4/s1600/530269_3561191838097_1075926541_n.jpg" height="640" width="424" /></a>yürüyorum.<br />
<br />
hayatta anlık kararların<br />
yeterli mutluluğu sağlayabileceğine<br />
dair bir şeyler vardı aklımda.<br />
ama sonuç olarak<br />
herkes bir kararın esiri olduğundan,<br />
artık böyle bir şeye inanmak için<br />
o gün gerçekten sarhoş olmanız gerekiyor.<br />
<br />
biraz nostaljik<br />
biraz garip bir ev<br />
lazım bana.<br />
hepimize belki bir tane lazımdır<br />
bundan.<br />
<br />
mutsuz olsam anlamazsınız,<br />
mutluluk sade bir gülümsemenin<br />
ardında saklı kalabilen türden bir şey, istendiğinde öyle.<br />
<br />
yalnız kaldığımda bir an<br />
mutlu olduğuma dair bir şeyler hissediyorum.<br />
yalnız kaldığımda<br />
kendim hakkında çok fazla şey düşünüyorum.<br />
yalnız kaldığımda<br />
benim 6 metrekarelik alanımdan geriye kalan her şeyi düşünüyorum.<br />
insan yalnız kaldığında<br />
düşünmek ve görmek istediği her şeyi<br />
ayan beyan hayal edebiliyor.<br />
<br />
bir balıkta<br />
eski nostaljik bir televizyonun<br />
göt kadar alanında<br />
yalnız kaldığında<br />
ancak odanı süsleyebilir.<br />
bir balık ancak o zaman<br />
derin dipleri<br />
düşünebilir.<br />
<br />
bazen,<br />
o kadar da yalnız değilim artık.<br />
düşünmek için<br />
tepki vermek için<br />
koşmak için<br />
yeterince yalnız değilim.<br />
<br />
belki de bu benim<br />
küçük sapkın anlamsız mazeretim.<br />
<br />
bazen tanıdığın tüm yüzlere yakınken<br />
bir o kadar uzak kaldığının farkına varıyorsun.<br />
<br />
bazen her şeyden sıkılıyorsun da<br />
kendine bile itiraf etme lüksün olmuyor.<br />
<br />
bazen farklı bir rast gelme anı bile<br />
günü değiştirir.<br />
bazen eski bir dostun kahkahası bile yeterli olur.<br />
bazen akvaryuma konan diğer bir balık<br />
tüm sıradanlığı bir anlığına değiştirebilir.<br />
'komşunun bahçesinde ki çimler de bu yüzden daha yeşil gelir ya'<br />
mesafeler özlemek için<br />
hayallerinden uzak kalmak özlemek için<br />
yapamadıkların özlemek içindir<br />
içemediğin bira<br />
yarım kalan tost<br />
biten bir maç<br />
sahip olamadığın<br />
o garip ev hayali..<br />
<br />
hayat akışını sürdürür,<br />
belki alışkanlıktandır<br />
hareketlerim kısıtlanmış gibi gelir bana.<br />
<br />
yolda duran tek başına benimdir aslında.<br />
ne sağa koşarım<br />
ne sola.<br />
6 metre karelik<br />
odanın penceresinden<br />
dışarıya bakarken<br />
hayatında<br />
bir devrim ararsın.<br />
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-28711592559146662412014-06-23T16:28:00.000-07:002014-06-23T16:28:36.985-07:00Bir şekilde ölümü deniyorduk<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
okula devamlı gitmiyor, sabit bir iş fikri oluşturmuyordum, ortalıkta her sokakta bir iş peşinde gezip durmaktaydım ama bir durak noktası yoktu. başı boş köpeklerden ayırt edilemez haldeydim.<br />
<br />
ay boyunca kazandığım parayı dostlarımla içerek harcıyordum, henüz daha değerli bir şeyin farkına varma şansım olmamıştı. garip bir şekilde yaşam beni dehşete düşürmekten yılmıyordu. bir yerde uyumak, yemek yiyip hayatın sana vereceklerini bekleyerek yaşamak ürkütücüydü. farklı görünmek, hayatın insanlara veremediklerini onlara sunmak bir an cazipti. elinde pek de bir kırıntı kalmadığını anladığın ana kadar.<br />
<br />
içtiğin zaman dünya yine vardı ama belki de dürtülerin ve korku dolu hislerinden uzakta kalmayı başarabiliyordun. ayık gezen sarhoş adamlar olmak daha dürüstçe gelirdi ve bir süre tersini denedik. sarhoşken ayık olmak bir an için tamam gibiydi sonrası yolun sonunu pek getiremedik.<br />
<br />
her gün yeni bir müzik arayışı içindeydim. bu oldukça iyiydi, gelecekle geçmiş arasında bir yerlerde kaybolmanıza yetecek kadar müzik arayışına giriyordum. rahatlamış gibiydim bir süre. alıkoyuyordum kendimi kötü şeylerden. kötü bile iyi geliyordu, acı oldukça tatlıydı müzik dinlerken. garip müzik denen şeyler milyonlar satıyordu, insanları anlayamıyordum. hep bir yerlerde saklı kalmış şeyler arayışındaydım ve müzik de buna dahildi. her an için bir yerlerde saklı kalmış bir şarkı vardı garipti, ve onu bulduğunda iyi hissediyordun.<br />
<br />
ve ölüm.<br />
çoğu insanın<br />
ölümü bir çeşit<br />
aldanmaca.<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZ0pnaOOtw6Gg9mAXreK_eLXuWKMskGfZ_Nsfs1rnigr84EOeAFTtmnq7ekV7QRAMbzCwcTgkJ9z60-IVoIrwz39ptdBP7dR8BnC-lGmlGSa4b60GzPwyRK8AKsHL0PHEIJp4KBYRLwQCd/s1600/10428510_10152202226948037_6422974052032883785_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZ0pnaOOtw6Gg9mAXreK_eLXuWKMskGfZ_Nsfs1rnigr84EOeAFTtmnq7ekV7QRAMbzCwcTgkJ9z60-IVoIrwz39ptdBP7dR8BnC-lGmlGSa4b60GzPwyRK8AKsHL0PHEIJp4KBYRLwQCd/s1600/10428510_10152202226948037_6422974052032883785_n.jpg" height="400" width="400" /></a>henüz hiç bir şeyini<br />
kaybetmemişken<br />
kaybettim demek için<br />
güzel sarhoş olmak<br />
gerekiyordu.<br />
<br />
hepside kaybolduklarını<br />
sanırlardı,<br />
onları kurtarabilecek<br />
bir yarı tanrı modelleri vardı.<br />
hiç biri tanrılarını kaybetmek istemedi<br />
ve hepsi de onları kaybetti.<br />
ahmaklardı<br />
neye ait olduklarını<br />
ve neye sahip olduklarını<br />
hiç bir zaman anlamadılar<br />
ve en garibi<br />
hep anladıklarını<br />
sandılar.<br />
<br />
bir şeyleri kaybettiklerinde<br />
enkazda sandılar kendilerini,<br />
<span style="text-align: right;">ta ki daha iyilerini </span><br />
kaybedene kadar.<br />
<br />
ölüm bir kucaktaydı,<br />
ölüm anlıktı<br />
herkes öldü<br />
ama çok azı<br />
ölümü hakedecek kadar<br />
hayattaydı. <br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/wycjnCCgUes?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-63016628619088260662014-06-03T16:52:00.001-07:002014-06-03T17:17:56.561-07:00Ayık gezen sarhoş adamlardık<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4vJEtGdSMeZCByOFOZdMFjApszLU13Dk01W3Mg89z-XkEQVVUX62fL-BoMrGSAP_q08OgkFaBuvoa5EVsBCsbTRosF2gpuuMc5J5LO-gCg2Qrt01Yffqm3WX2Dq5CL7HvEV0ttZGR8NVS/s1600/dsfgfg.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4vJEtGdSMeZCByOFOZdMFjApszLU13Dk01W3Mg89z-XkEQVVUX62fL-BoMrGSAP_q08OgkFaBuvoa5EVsBCsbTRosF2gpuuMc5J5LO-gCg2Qrt01Yffqm3WX2Dq5CL7HvEV0ttZGR8NVS/s1600/dsfgfg.jpg" /></a>boşlukta kaldığımız saniyeleri toplasalar günlere vururlardı sanırım. zaman sadece bir isim benim adıma, içini nasıl doldurduğunuz hakkında pek bir fikre kapılma şansınız olmuyor.<br />
<br />
hayatın sağından solundan çekiştirip bir şekil çıkarmayı deniyoruz. biri bir taraftan çekiştirirken bir diğeri ondan etkileniyor.<br />
<br />
geleceğe dair umutlar peşinde koşan çocuklardık. şimdi benim geçmişe dair umutlarım var.<br />
<br />
geçmiş ve geçecek dostlarım var. olur ya belki geçmez. geçmişe dair olan umutlarım, onlara geleceğim de sahip olabilip olamayacağımı da barındırırdı.<br />
<br />
biliyorum ki bazen kendimize fazla ras geliyoruz. eve geliyorsun, ışığı yakıp bir kahve yapıyorsun kendi adına. bir kahve daha koyacak adamın yok. bazen biz aslında çok yakınız kafalarımıza, bazen bir o kadar uzak. bazen gelip sarılmak istiyorsun lan sadece. sikerim olum şu hayatta kime güveneceğim diye bir laf çıkıyor düşüncelerinden, kahvene bakıyorsun tek kişilik.<br />
<br />
sonra aklına geliyor, iki kişilik kahve doldurduğun geçmişler. iki kişilik sayısız sohbetlere eşlik etmiş kahveler. hepsini bir an tekrar içiyormuş gibi hissediyorsun.<br />
<br />
bazı şeyler yok olursa koyar. belki sonra o da geçer. yenisi bulurken geçen zaman koyar. tanıdık bir an gelir koyar.<br />
<br />
hayatta bir uğraş, bir çaba içerisinde bir şeyler yapıyormuş gibi görünüp aslında her şeyden vazgeçmiş adamların filmi gibiyiz biz. paranın ve parayı verenlerin köleliğini reddetmiş, cinselliği hayat sanmayan bunu da bir tabu yapmayan anların bileşimiyiz. kadını sevip anlayan, yol vermesini de bilen sohbetlerin adamlarıyız.<br />
taksim de kadıköy de bir bira içmenin hayalini kuran bazen parasızlıktan bazen yoğunluktandır sadece hayalini kuran adamlarız.<br />
<br />
noldu lan bize? biz ayık gezen sarhoş adamlardık.<br />
artık sadece sarhoşken ayığız.<br />
<br />
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/R7c1P-NPOpM?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe><br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-683196510878239219.post-57947234404740566042014-05-30T16:39:00.000-07:002014-05-30T16:49:54.911-07:00Dağılırdık köşelerimize<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLnzC3sOyA8R9A7iNNrR1G37k9eHhoJWjP2qnyAuxx1KKoohPR9sJbv2ICmgdBRXN6-pWxUw_rmjcbikqxtqftj7qc1jIcG52k20YBrBD4ZfqOuTlnyySGQ9UNBj1YxSP9vPwa0scWkWjH/s1600/dfsgdh.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLnzC3sOyA8R9A7iNNrR1G37k9eHhoJWjP2qnyAuxx1KKoohPR9sJbv2ICmgdBRXN6-pWxUw_rmjcbikqxtqftj7qc1jIcG52k20YBrBD4ZfqOuTlnyySGQ9UNBj1YxSP9vPwa0scWkWjH/s1600/dfsgdh.jpg" /></a></div>
onları yalnız yapanlarla<br />
kaybettikleriyle<br />
ve vazgeçemedikleriyle dolu<br />
kafası karışmış bir sürü gerzek.<br />
sağ ayak parmağından<br />
sol omuz başına kadar gerzek.<br />
<br />
hiç bu kadar aptalı<br />
bir arada görmediniz.<br />
sonuçta hepsi ölecek<br />
herhal de ölecekler<br />
yavaş yavaş<br />
hepsi de acı çekmeyi severler<br />
ve hepsi de nefret ederler.<br />
<br />
teslim olurlar<br />
olmayı isterler<br />
sarhoşturlar.<br />
<br />
ölümü gecenin içine yürüten<br />
ahmet altan gibi<br />
beşinci mevsime inananlar.<br />
ölümden kurtulmak için değil de<br />
harbiden ölmek için yaşayanlar,<br />
yalnız bir opera gibi ölenler<br />
çıplak ve sahici yaşayanlar<br />
ölü kelebekler<br />
toy yaşlar<br />
yolun bitmediği yazılar<br />
arasında kaybolan bir sürü düşünce.<br />
<br />
düşünmekten şimdiyi bile<br />
yaşayamayanlar,<br />
hayatı anlayanlar hep mi<br />
cezalandırılır sorusu eşliğinde<br />
spot ışıkları çarpar yüzümüze.<br />
<br />
çıkmaz bir sokağa benzeyen<br />
avare anılarımız varken,<br />
hepimiz sert rüzgarlardan<br />
daha güçlü olmak istiyorduk.<br />
<br />
şarkının bir yüzünü dinlerken<br />
hayallerimize dalardık,<br />
kaçımız kurtuldu bilmiyorum.<br />
sevişmenin derinliğimizden<br />
çıkmamıza yardım edeceğini umduğumuz<br />
gecelerin ardından dağılırdık köşelerimize...<br />
<br />
Murathan Mungan'ın bir yazısı eşliğinde bitireceğim yazıyı:<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
karşımıza erken çıkmış insanları yolun dışına sürerken<br />
bir gün geri dönüp, onu deliler gibi arayacağımızı<br />
hiç hesaba katıyor muyuz?<br />
hayat her zaman cömert davranmaz bize.<br />
tersine, çoğu kez zalimdir.<br />
her zaman aynı fırsatları sunmaz<br />
toyluk zamanlarını ödetir.<br />
hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların,<br />
eskitmeden yıprattığımız dostlukların,<br />
savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla<br />
yapayalnız kalırız bir gün...<br />
ve bir akşam üstü yanımızda kimsecikler olmaz;<br />
ya da olması gerekenler yanımızdakiler değildir...</blockquote>
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<br /></blockquote>
<br />
<br /></div>
burak doksözlühttp://www.blogger.com/profile/09015985941574172226noreply@blogger.com0